- Giza Piramitleri
- Mısır
- Machupicchu
- Peru
- Perito Moreno Buzulu - Patagonya
- Arjantin
- Taman Negara
- Malezya
- Amazonlar
- Güney Amerika
- Kukulkan Piramidi
- Meksika
- Java Adası
- Endonezya
- Mui Ne
- Vietnam
- Annapurna Ana Kamp
- Himalayalar, Nepal
- Ha Long Bay
- Vietnam
- Uyuni Tuz Çölü
- Bolivya
- Batu Cave
- Malezya
- Boracay
- Filipinler Boracay
- Sky Mirror
- Malezya
İnsan kısa sürede neleri keşfedebilir? Yol aldıkça kendini, kültürünü, unuttuklarını,
belki de sadece keşfetmenin hazzını...
Eğer kendini arıyorsan yönünü dağlara çevir, dağlarda gözlerini kapat, kulaklarınla
gör. Ağaçların fısıltılarını, böceklerin seslerini dinle. Binlerce yıllık uygarlıkların izini sür.
Keşif yolculuğu için yoldan çıkmaya hazır ol!
Melih Eriş
.................................................
ARJANTİN - BUENOS AIRES
TANGO KOKAN SOKAKLAR - BUENOS AİRES
Buenos Aires havalimanına indiğim andan şehir merkezine gidene kadar ilk yazacaklarım belirmişti bile kafamın içinde. Burası geleneksel Güney Amerika şehrinden çok bir Avrupa şehrini andırıyordu. Hatta kendimi İspanya'nın başkenti Madrid'de gibi hissetmeme neden olmuştu. Halbuki buraya gelmeden önce tango kokan sokakları, yerel giysileri ile sokaklarda dolaşan insanları hayal etmiştim. İlk karşılaştıklarımı değil :) Ama şehri gezdikçe sevimli gelmeye başlıyor.
Buenos Aires’in şehir merkezinde yaklaşık 3 milyon insan yaşıyor. Arjantin'in nüfusu ise yaklaşık 13 milyon. Şehrin merkezi o kadar güzel düzenlenmişki şehirde dolaşırken insan o kalabalığı çok fazla hissetmiyor. Geniş meydanlar, parklar, kafeler, düzenli ve geniş caddeler, mimarisiyle ünlü Parlamento Binası, Kongre Salonu, Başkanlık Sarayı, kiliseleri ile tam Avrupa bir şehri.
Geniş bulvarlar ve geniş meydanlar insanlara nefes aldıracak şekilde planlanmış. Buenos Aires’te her cadde diğer bir caddeyle 100 ve katlarında kesişiyor. Yani bir cadde 100’e kadar devam ediyor ve 100 numarada bir caddeyle kesişiyor sonra 200 numarada başka bir caddeyle kesişiyor. Cadde üzerinde yer alan evlerin numaraları da bu düzenliliği sağlayacak şekilde özellikle ayarlanmış. Şehri yürüyerek geziyorsanız yön bulmak oldukça kolay. Mevsiminde gittiyseniz parklarda bulunan ıhlamur ağaçlarının mis gibi kokusu tüm şehri kucaklar.
Buenos Aires'i gezmeye Mayo Meydanı’ndan başlamanızı tavsiye ederim. Meydanı gezmeden önce ülke tarihi hakkında bazı bilgilere ihtiyacınız olacaktır. Dersinizi çalışmalısınız.
Arjantin’in İspanyol kolonisinden ayrılıp bağımsız bir devlet olma yolundaki ilk devrim hareketi (Primera Junta) 25 Mayıs 1810 yılında gerçekleşmiş. Fitili ateşleyen ise Avrupa’da Kral Ferdinand VII.'nin Napolyon karşısında yenildiği bilgisinin İngiliz gemiciler tarafından Arjantin’e ulaştırılmasıdır. Cuntayı kabul edenler ve etmeyenler arasında çok ciddi savaşlar yaşanmıştır. 9 Temmuz 1816 yılında Tucuman Kongresi’nde Arjantin, İspanyol İmparatorluğu’na karşı bağımsızlığını ilan etmiştir. İlk anlaşmada Bağımsız Güney Amerika Bölgesi (bugünkü Arjantin, Uruguay ve Bolivya’nın bir kısmı) olarak kurulmuştur.
Mayo Meydanı 25 Mayıs 1810 yılındaki bağımsızlık devriminin yaşandığı meydandır. Tüm kutlamaların, önemli gösterilerin yapıldığı meydandır. Siyasi yaşamın merkezidir ve bütün önemli binalar meydanın çevresinde yer almaktadır. Meydanda bulunan Pembe Ev (Casa Rosada) olarak da bilinen hükümet binası, bir zamanlar Evita Peron'a da ev sahipliği yapmıştır. Metropolitan Katedrali, sömürge döneminde İspanyol valisine ait olan Cabildo binası ve kongre binası buradadır.
Mayo Meydanı'nı bu kadar önemli kılan bir başka neden ise cunta döneminde kaybolan eşleri, çocukları ya da kardeşleri için sessizce protesto yapan ve bizim Cumartesi Annelerimize ilham kaynağı olmuş “Perşembe Anneleri” topluluğudur. Meydanın ortasında bulunan “Pirámide de Mayo” anıtının üzerinde ise “gracias madres” - annelere teşekkür yazmaktadır.
9 Temmuz Bulvarı, 18 şeritli ve 127 metrelik genişliğiyle dünyanın en geniş bulvarı sıfatını taşıyor. Bulvarın tam ortasında dikilitaş olarak da adlandırılan bir obelisk bulunuyor. Obelisk (Obelisco de Buenos Aires), şehrin 400. kuruluş yıl dönümü anısına 1936 yılında inşa edilmiş. Teatro Colon, meşhur opera binası Latin Amerika’daki operaların en iyisi ve en güzel akustiğe sahip olanı kabul ediliyor.
Florida Caddesi, sadece yayalara ayrılmıştır. Şehrin en hareketli yerlerinden biri olup cadde boyunca her tür mağazayı bulabilirsiniz. Tango yapanları bu cadde üzerinde seyredebilir, yerlerde kurulmuş olan tezgahlarda hediyelik eşyaları uygun fiyata satın alabilirsiniz.
Puerto Madero, eski bir liman ve şehrin yeni gözde yerleşim yeridir. Eski depolar başarılı bir renovasyon sonunda, modern evlere, restoranlara, mağaza ve otellere dönüştürülmüş. Lüks restoranlarında yemek yiyebilir, yürüyüş yapabilirsiniz. Eski başkanlardan Sarmiento’nun adını taşıyan müze gemiyi gezebilir ve “Puente de la Mujer” köprüsünü görebilirsiniz. De La Plata nehri kıyısına çıktığınızda gökdelenleri ve lüks evleri ile Buenos Aires'in başka bir yüzü ilekarşılaşırsınız.
San Telmo, daha çok orta gelir düzeyindekilerin oturduğu bir bölgedir. Pazar günleri Defensa Caddesi boyunca açılan tezgahlarda sergilenen yerel ürünleri ve el emeği işleri uygun fiyatlara satın alabilirsiniz. Eğer bir pazar günü Buenos Aires’te iseniz Defensa caddesine gidip bu pazarı muhakkak gezmelisiniz. Dorrego Meydanı’nda sokakta tango yapanları izleyebilir, kafelerde oturabilirsiniz. Bazı restoranlarda tango gösterileri oluyor, onlardan birinde yemek yiyip, gösterinin tadını çıkarabilirsiniz.
La Boca, Buenos Aires'in en popüler semtlerinden biridir. Turistlerin gündüzleri gözdesidir. Akşamları ise el ayak çekildikten sonra pek tekin olmadığı söylenmektedir. İşçilerin ve göçmenlerin oturduğu, işsizliğin yüksek olduğu bir bölge olup kendilerini “La Boca Cumhuriyeti” olarak adlandırmaktadırlar. Mahalle girişinde koskoca bir tabela sizi karşılamaktadır.
Tangonun doğduğu bu bölgede öğle yemeği yiyip, restoranlardaki tango ve folklor gösterilerini izleyebilirsiniz. Yerel sanatçıların eserlerini satın alabilir, tezgahlardan alışveriş yapabilirsiniz. Rengarenk boyalı binaların arasında dolaşıp, canlılığın tadını çıkarabilirsiniz. Zamanında Maradona’nın da oynadığı ünlü Boca Juniors takımının stadyumunu ziyaret edebilir ve maç gününe denk gelirseniz Boca Juniors takımının maçını da izleyebilirsiniz.
Eva Peron‘un mezarının da bulunduğu Recoleta ünlüler mezarlığı ve Pilar Kilisesi görülmesi gereken yerler arasında ilk sırada geliyor. Ünlülere ve zenginlere ait olan anıt mezarlara biçilen değerler milyon dolarlarla ifade ediliyor. Recoleta’ya yakın bir mesafede olan Güzel Sanatlar Müzesi (Museo Nacional de Bellas Artes) de görülmesi gereken yerlerden birisidir.
Buenos Aires'de en popüler aktivitelerden birisi de “Café Tortoni” de vakit geçirmektir. Bu kafe orijinal binasında 1858'den beri hizmet vermektedir. Burada oturmak istiyorsanız uzunca kuyruk beklemeyi göze almalısınız.
Buenos Aires'de ünlü tango şovlarından birine muhakkak gitmelisiniz. En iyi gösterilerden birisini El Viego Almacen'de izleyebilirsiniz. Hafızalarınızdan çıkmayacak bir gösteri. Tek kelimeyle mükemmel.
Farklı rotalarda buluşmak dileği ile, hepinz sevgiyle kalın.
Melih Eriş
MELİH ERİŞ GEZİLERİ
MELİH ERİŞ VINTAGE
GEZGİNİN SEYİR DEFTERİ
GRUBUMUZ
FACEBOOK SAYFAMIZ
