- Giza Piramitleri
- Mısır
- Machupicchu
- Peru
- Perito Moreno Buzulu - Patagonya
- Arjantin
- Taman Negara
- Malezya
- Amazonlar
- Güney Amerika
- Kukulkan Piramidi
- Meksika
- Java Adası
- Endonezya
- Mui Ne
- Vietnam
- Annapurna Ana Kamp
- Himalayalar, Nepal
- Ha Long Bay
- Vietnam
- Uyuni Tuz Çölü
- Bolivya
- Batu Cave
- Malezya
- Boracay
- Filipinler Boracay
- Sky Mirror
- Malezya
İnsan kısa sürede neleri keşfedebilir? Yol aldıkça kendini, kültürünü, unuttuklarını,
belki de sadece keşfetmenin hazzını...
Eğer kendini arıyorsan yönünü dağlara çevir, dağlarda gözlerini kapat, kulaklarınla
gör. Ağaçların fısıltılarını, böceklerin seslerini dinle. Binlerce yıllık uygarlıkların izini sür.
Keşif yolculuğu için yoldan çıkmaya hazır ol!
Melih Eriş
.................................................
URUGUAY - COLONIA DEL SACRAMENTO
COLONIA DEL SACRAMENTO
1680 yılında Portekizli Manuel Lobo tarafından kurulan bu şehir, kısa bir süre sonra İspanyolların yönetimine geçmiştir. Arjantin'e hakim İspanyollar ve Brezilya'ya hakim Portekizliler arasında “Yüzyıl Savaşları” adı ile anılan çatışmalar sırasında şehir birçok kez el değiştirmiştir. 1825 yılında Uruguay'ın bağımsızlığını kazanmasından kısa bir süre sonra ülke topraklarına katılmış ve bugün 27.000 nüfuslu, Uruguay’ın en çok ziyaret edilen şehri haline gelmiştir.
Colonia Del Sacramento, Uruguay'ın Colina eyaletinin başkenti ve Uruguay'ın en eski şehridir. Colonia del Sacramento’nun eski mahallesi Barrio Historico (Historic Quarter) 1995 yılında UNESCO tarafından Dünya Mirası listesine alınmıştır. Barrio Historico mahallesi; nehir kenarı ve kasabanın merkezini kapsamaktadır. Colonia’nın özellikleri, eski Portekiz tarzı koloniyel binaları, surları, evleri, dar arnavut kaldırımlı taş sokakları, nehir kenarındaki uzun yürüyüş yolları, birkaç küçük sevimli meydanı ve bakımlı kiliseleridir. Ünü dünyaya yayılmış olan bu şirin şehir Güney Amerika gezilerinin en önemli duraklarından biri haline gelmiştir.
Colonia’da turizmin gelişmesinde kasabanın güzelliğinin yanısıra halkının da katkısı olmaktadır. Ziyaretçilere kibar, saygılı davranmaları, fiyatları abartmamaları, iyi hizmet vermeleri, sokakların tertemiz ve evlerin eski mimaride korunmuş olması ve bunun gibi nedenler turistleri buraya çekmektedir. Genellikle turistlerin çoğunluğu günübirlik feribotla Buenos Aires’ten (Arjantin) gelmektedirler.
Eski şehrin sokaklarında gezerken sanki bir film stüdyosunu andıran görüntülerle karşılaşıyorsunuz. İnsanın ruhuna hitabeden ve görsel olarak hoş gelen ufak tefek kafeteryaları, eski taş evler, caddeleri süsleyen 1930'lu yılların arabaları dinlendirici bir şehir görünümü vermektedir. Ancak beklentiyi de çok yüksek tutmamak gerekir zira yürüyerek bir saatte eski şehir içini dolaşmak mümkün. Colonia'nın modern tarafına geçmek isterseniz çeşitli ulaşım araçlarını kullanabilirsiniz. Modern yapılardan oluşan yeni şehir eskiyi gördükten sonra hiç de cazip gelmiyor.
Uruguay ve Arjantin’i ayıran Rio de la Plata nehrinin Atlas Okyanusu'na dökülen ağzı 220 km'dir. Bu özelliği ile dünyanın en geniş nehri ünvanını almıştır.
Colonia'ya gelmek için en kolay yol Buenos Aires'ten kalkan deniz otobüslerine binmek olacaktır. Buenos Aires ve Colonia'yı birbirinden ayıran Rio de la Plata nehrini geçerek sadece 1 saatte ulaşabileceğiniz, Buenos Aires’in kalabalığından sıyrılıp günübirlik dinlenmek, sakince dolaşmak için ideal bir yerdir Colonia'dır.
Pasaport ve gümrük işlemleri Arjantin tarafında Buquebus terminalinde yapılmaktadır. Uruguay, T.C. pasaportlulardan vize istemediği için giriş çıkış çok kolay olmaktadır. Unutmayın! Buenos Aires'e gelirseniz Colonia'yı muhakkak ziyaret etmelisiniz.
Farklı rotalarda buluşmak dileği ile, hepiniz sevgiyle kalın.
Melih Eriş
MELİH ERİŞ GEZİLERİ
MELİH ERİŞ VINTAGE
GEZGİNİN SEYİR DEFTERİ
GRUBUMUZ
FACEBOOK SAYFAMIZ
